Gizli Şeker Nasıl Anlaşılır

Bilimsel araştırmalar göstermiştir ki; Düzenli olarak kontrol edilmeyen gruba göre şeker seviyeleri normal kontrol altında tutulan diyabetik hastalarda:

Göz hastalıkları% 80

Kardiyovasküler sistem hastalıkları% 60

Böbrek sorunları% 60 daha az yaygındı.

Diyabetik hastaların sağlıklı bir şekilde yaşamlarına devam edebilmeleri için hastalıkla iyi mücadele yöntemlerini bilmeleri gerekmektedir. Gelişmiş glikoz ölçüm cihazları ile kandaki şeker seviyesini ölçmek, kullanılacak ilaç ve insülin dozajını kontrol etmek artık daha kolay.

DİYABET NEDİR?

Diabetes Mellitus (şeker hastalığı), insülinin insan vücudunun ihtiyaçlarını karşılayacak kadar üretilmemesi veya üretilen insülinin yeterli etkiye sahip olmaması nedeniyle oluşan metabolik bir hastalıktır. Son araştırmalara göre yaşadığımız toplumun yaklaşık% 6’sı diyabettir. dönüşür ve kana karışır. Kandaki şeker miktarının artması ile insülin pankreas dediğimiz organımızdan kan dolaşımına salınır. İnsülin hormonu sayesinde kanda dolaşan şeker vücudumuzun hücrelerine alınarak kullanılır ve vücudun ihtiyacı olan enerji üretilir. Şeker hastalarında ise yeterli insülin hormonu salgılanamadığı için hücreler kandaki serbestçe akan şekeri enerji için kullanamazlar. Şekersizlikten enerji üretmek için yağları ve proteinleri yakar. Bu, kandaki KETON miktarının artmasına neden olur. Kandaki keton miktarının artması ciddi sağlık sorunlarına neden olur.

DİYABET OLUP OLMADIĞIMI NASIL ANLARIM?

Aşağıdaki belirtilerin tümüne veya bir kısmına sahipseniz, yüksek kan şekeriniz varsa derhal doktorunuza danışmanız gerekebilir:

Ağız kuruluğu ve çok fazla su içmek

Çok idrara çıkma

Artan açlık ve çok yemek

Zayıflık

Zayıflama

Bulanık görme

Cilt yaralarının yavaş iyileşmesi veya kesikler gibi belirtiler görülür.

Ailenizde şeker hastasıysanız, bu hastalığa yakalanma riskiniz daha yüksektir.

DİYABET VARSA NE YAPMALIYIM?

Şeker hastası olduğumuzu anladığımız günden itibaren bu hastalıkla ömür boyu yaşamamız gerektiğini kabul etmemiz ve şeker hastalığı ile barış içinde yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Bunun nasıl yapılacağı sorusunun cevabı, hastalığı iyi bilmek ve şeker seviyemizi sürekli kontrol altında tutmakla mümkündür. Öncelikle panik yapmayın ve kendinize zaman tanıyın. Bu süre zarfında doktorunuzun önerileri doğrultusunda hareket ederek kendinize bir yol haritası çizin. Diyabetle barışık olmanın yolu kendinize bakmaktır ve amacınız kan şekeri seviyenizi ortalama sınırlar içinde tutarak olabildiğince normal yaşamak olmalıdır.

DİYABETLE İLGİLİ KOMPLİKASYONLAR NELERDİR?

Diyabet ile; Sonraki gelişen dönemde sürekli yüksek kan şekeri nedeniyle bazı organlarımız zarar görebilir. Diyabet; önce gözleri, böbrekleri, sinirleri ve kardiyovasküler sistemi etkiler. Göz damarlarındaki değişimin derecesini belirlemek için, gözün fundusunu düzenli olarak doktora kontrol ettirmelisiniz. Diyabet kontrol edilmezse körlük; Böbrek yetmezliğine, kalp ve ciddi dolaşım bozukluklarına neden olabilir.

KAN GLİKOZUMU NASIL ÖLÇEBİLİRİM?

Kan şekeri seviyenizi kendiniz izlerseniz hastalığınızı kontrol altında tutmanız daha kolay olacaktır. Tek yapmanız gereken parmak ucunuzdan bir damla kan almak ve testinizi yapmak. GlucoMax Ultra cihazını kullanarak, 0.7 mikrolitre kan ile kendi kan şekerinizi sadece 7 saniyede ölçebilirsiniz. Cihazınız yanınızda olduğu her yerde bu işlemi kolaylıkla yapabilirsiniz. Kan şekerini ölçmenin en korkulan yönü parmağınızın delinmesidir. Son derece gelişmiş yeni teknoloji cihazlar sayesinde parmağınızın delinmesi neredeyse ağrısız hale geldi. Parmağınızı ağrısız bir şekilde delmek için geliştirilmiş 5 kademeli ayarlanabilir Auto-neşter parmak delici kalemi kullanabilirsiniz.

GİZLİ ŞEKER NASIL ANLAŞILIR?

Gizli şekeriniz olup olmadığını görmek için kan şekerinizi hemen ölçtün. Açlık kan şekeriniz 100-125 mg / dl arasında veya yemek sonrası kan şekeriniz 140-199 mg / dl arasında ise “gizli şekeriniz” olabilir.

DİYABET ÇOK HIZLI YAYILIYOR

Diyabet, dünya genelindeki genel nüfus artışından 2-3 kat daha hızlı yayılır. Yapılan araştırmalara göre ülkemizde 8 milyondan fazla şeker hastası ve 6-8 milyon diyabet veya gizli diyabet adayı bulunmaktadır. Son 10 yılda diyabet artış oranı% 90-100 civarındadır. Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu göreve geldikten sonra öncelikli hedefleri arasında “Diyabet Kontrol ve Önleme Programı” nı aldı. Bu doğru stratejik yaklaşımdı. Çünkü diyabet, ülkemizde bir numaralı ölüm nedenleri arasında yer alan kalp hastalıkları, obezite ve hipertansiyonun başlıca nedenidir. Diyabeti kontrol altına almadan kalp, yüksek tansiyon, obezite gibi hastalıkları kontrol altına almak mümkün değildir. Daha da önemlisi, diyabet ve buna bağlı organ hasarı, her yıl Türkiye’nin sağlık bütçesinin yaklaşık dörtte birini alıyor.

NASIL ANLAŞILIR?

Araştırmalar, diyabetin semptomları ortaya çıkmadan önce 10-15 yıllık sessiz bir dönem geçirdiğini göstermiştir. Bu döneme “gizli şeker” denir. Gizli şekeriniz olup olmadığını görmek için kan şekerinizi hemen ölçtün. Açlık kan şekeriniz 100-125 mg / dl arasında veya yemek sonrası kan şekeriniz 140-199 mg / dl arasında ise “gizli şekeriniz” olabilir. Gizli şekerin arkasındaki ana sebep insülin direncidir. Kontrol edilmezse bir süre sonra klinik diyabet gelişebilir. Hızlı yemek yemek, açlıkta kötü hissetmek, sinirlilik, çarpıntı, tatlı istek, yorgunluk ve yemek yedikten sonra uyumak gizli şekerin habercisi olabilir. Bu bulgular varsa, erken teşhis için hemen bir doktora başvurun ve gecikmeyin. Bu bulgular diyabetin habercisi olabilir ve doğru tedavi programı ile bir ömür boyu diyabeti önlemek mümkündür. Ama nasıl? Uluslararası diyabet kontrol çalışmaları bu konuda çok ilginç sonuçlar buldu. “Gizli şekeri olan veya risk altındaki kişiler, diyabet geliştirme riskini% 5 kilo kaybı ve günde yarım saat yürüme oranında yarı yarıya azaltır.” Buradaki kritik soru, diyabetin önlenmesinde “doğru beslenme” mi yoksa “egzersiz” mi daha öne çıkıyor. Birçok uluslararası gıda şirketi, aktif yaşamın ve sporun obezite ve diyabetin önlenmesi için bir öncelik olduğunu savunuyor ve projeler yürütülüyor. Ancak araştırmalar sağlıklı beslenme programı uygulanmadan sadece sporla şeker hastalığının önlenemeyeceğini gösteriyor. Tek başına spor yeterli değildir.

Fast-food türü, şekerli veya çikolatalı yiyecekleri geliştirmeden, özellikle çocuklarda ve gençlerde “Egzersiz”, “Harekete Geç” gibi projelerle ne obeziteyi ne de şeker hastalığını kontrol etmek mümkün değil. Sağlık Bakanlığı son dönemde diyabet ve obezite kontrolünü önleme programında strateji değişikliği yaparak sağlıklı beslenme programını ön plana çıkarmaya başladı.

• En ideali sağlıklı beslenmeye ve düzenli spor yapmaya birlikte devam etmektir.
• Sağlıklı beslenmenin tek koşulu, vücudun ihtiyaç duyduğu tüm besinleri kapsayacak dengeli ve bütüncül bir beslenme modelidir.

Kalp sağlığınız için aşırı protein, yağlı gıda rejimlerinden kaçının.

• Kan şekerini hızla yükselten (yüksek glisemik indeks) şekerli ve karbonhidratlı yiyecekler yemeyin.
• Her öğünde salata yediğinizden emin olun ve salata bitmeden başlamayın.
• Yağları sınırlayın ve vücudun ihtiyaçlarını karşılayacak kadar alın, aşırı yağ alımından kaçının.
• Hipoglisemik atakları önlemek için yavaş glisemik indeksi olan karbonhidratlar ve küçük atıştırmalıklar alın.

Yürüyüşe zaman ayırın, günde en az 8-10 bin adım atın.

Fatih Altaylı’nın programında konuk doktor, “Ekmek olmasa şeker olmaz, ekmek yemezseniz şeker yok olur” dedi. Bunun hakkında ne düşünüyorsun? Davet edilmeme rağmen katılamadığım Sevgili Fatih Altaylı’nın programından sonra okuyuculardan buna benzer birçok soru geldi. Öncelikle “Tip 1, Tip 2, MODY, LADA, Monojenik” gibi farklı diyabet türleri olduğu ve her tipin erken, ileri ve karmaşık dönemleri olduğu unutulmamalıdır. Ülkemizde sadece 650 civarında endokrinolog olduğu ve çok azının şeker hastalığı ile uğraştığı düşünüldüğünde, tıp ve tıp dışında farklı mesleklerden pek çok kişinin 8 milyon şeker hastasının tedavisi için ortaya çıkması şaşırtıcı değil. Bunun doğal bir sonucu olarak, diyabet gibi ciddi bir hastalık için farklı, bazıları dergi önerileri var. Ben buna karşıyım. Sonuçta insan hayatı var. Soruya gelince, “Şeker hastalığının nedeni ekmek” diyebilmek için bazı soruların cevaplanması gerekiyor. Ekmek yiyen kimsede şeker hastalığı var mı? Cevap hayır.